This project is funded by the European Union.
13 Oca 2022
Temiz Enerji Geçişi Oturumu
“Temiz Enerji Geçişi Oturumu” 16 Aralık tarihinde Beykent Üniversitesi’nden Prof. Dr. Tanay Sıdkı Uyar’ın “İklim Değişikliğinin Azaltılmasında ve Enerjide Çözüm için Yenilenebilir Enerjiye Hızlı Geçiş”, Marmara Üniversitesi’nden Prof. Dr. Mustafa Erdoğdu’nun “Uzakdoğu Deneyimi Işığında Türkiye için Bir Yeşil Sanayi Politikası Önerisi” ve TWRE Başkan Yardımcısı Dilan Yıldız’ın Erişilebilir ve Temiz Enerjiye Geçiş başlıklı sunumları ile gerçekleştirilmiştir. İklim Değişikliğinin Azaltılmasında ve Enerjide Çözüm için Yenilenebilir Enerjiye Hızlı GeçişProf. Dr. Tanay Sıdkı Uyar, yenilenebilir enerjiye geçişin, petrol ve doğalgaza olan bağlılığı azalttığını belirterek temiz enerji kaynaklarının coğrafyaya bağlı kalmaksızın her bölgede bulunabildiğinden, fosil yakıtlar gibi kaynaklar özelleştirilip pazarlanamadığından enerjiye erişimin de ucuzladığının altını çizdi. Birleşmiş Milletler Yenilenebilir Enerji Ajansı tarafından yenilenebilir enerji kaynağının olduğunu, teknolojisinin var olduğunu, yenilenebilir enerji ile üretilen ısı, elektrik ve hidrojenin en ucuza üretilebilmesi için karar verici mekanizmaların atması gereken adımlar ile ilgili bir yol haritası çıkartıldığını da belirtti. Birleşmiş Milletler tarafından bölgesel ve küresel bazda enerji dönüşümü için bir yol haritası da çıkarıldığını vurgulayan Uyar, küresel olarak sosyo ekonomik etkilerin incelendiğini, bölgesel olarak da özellikle Afrika ülkelerinde tekno-ekonomik senaryoların üzerinde durulduğunu belirtti. 2050 yılına kadar karbonsuzlaşma hedefine doğru gidilirken, şehirlerde elektrifikasyonun, dijitalleşmenin ve dağıtık elektrik üretiminin de arttığını sözlerine ekledi. Küresel ve bölgesel olarak temiz enerjiye geçişte çok sayıda karar verici mekanizmaya ve diğer yan paydaşların da üstüne bir takım görevler düştüğünü de belirten Uyar, sivil toplum kuruluşlarının, kalkınma ajanslarının, üniversitelerin, belediyelerin ve kooperatiflerin temiz enerjiye geçişi hızlandırmak için neler yapmaları gerektiğinin farkında olmaları gerektiğinin de altını çizdi. Fosil yakıtların kullanımıyla oluşan hava kirliliği sebebiyle de her yıl 8,7 milyon kişinin hayatını kaybettiğini belirterek hava kirliliğinin azaltılması için de temiz enerjiye geçişin hızlanması gerektiğini vurguladı. Bu geçişin hızlı olmaması ayrıca maddi olarak da ülkeleri zarara soktuğunu ve Avrupa’da 80 adet doğalgaz santralinin geç kapatılma kararı 20 milyar euro civarında bir kayba neden olduğunu da belirtti.
Yeşil hidrojenin önemine de vurgu yapan Uyar, hidrojen ile üretilecek sentetik yakıtlar ile uçak ve gemi yakıtlarının da karbonsuzlaştırılmasının hedeflendiğini belirtti. Yine hidrojen sayesinde çimento ve çelik gibi yüksek fosil yakıt tüketen endüstrilerin de karbonsuzlaştırılmasının mümkün olacağının da altını çizdi. Uyar sunumunun sonuna doğru ise herhangi bir enerji dönüşümünün gerçekleşebilmesi için gerekli faktörleri teknolojinin varlığı, maliyetler ve sıraladı. Kaynağın yeterli olması, teknolojinin olması ve üretilen enerji taşıyıcısının en ucuz olması gerektiğinin altını çizdi. |
Prof. Dr. Mustafa Erdoğdu, temiz enerjiye geçişin önemi ile sunumuna başladı. Özellikle de fosil yakıtlı elektrik üretiminin oluşturduğu hava kirliliği sonucu meydana gelen toplumsal maliyetlerin altını çizdi. Fosil yakıt kullanımıyla oluşan hava kirliliği sebebiyle oluşan hastalıkların toplumsal maliyetlere neden olduğunu da vurguladı.
Erdoğdu, Türkiye gibi enerjide dışa bağımlı ülkeler için yenilenebilir enerjiye geçiş ülkenin kalkınması açısından oldukça önemli olduğunu vurgulayarak, ulusal gelire ek katma değer oluşturma, cari açığın kapatılması, kriz riskinin ve işsizliğin azaltılmasında temiz enerji geçişinin önemimin altını çizdi.
Çin, Japonya, Kore, Tayvan gibi uzakdoğu ülkeleri yerli üretime geçişi oluşturdukları sanayi politikalarıyla sağladıklarının ve Türkiye’nin de benzer bir yapılanmayla kendi sanayi politikasını oluşturması gerektiğini de sözlerine ekledi.
Türkiye’nin yenilenebilir enerji kaynakları açısından çok şanslı bir ülke olduğunu belirten Erdoğdu, özellikle rüzgarda hedef dünyada ilk beşe girmek olduğunu belirtti. Türkiye’nin yenilenebilir enerjiye geçişte bir sanayi politikasına sahip olması gerektiğini vurgulayan Erdoğdu, sürdürülebilir kalkınma açısından “bebek endüstri” olarak nitelendirdiği yenilenebilir enerji endüstrisini devletin koruma altına alması gerektiğinin de altını çizdi.
Yenilenebilir enerjiye geçiş için oluşturulması gereken sanayi politikası ile ilgili kullanılabilecek bazı araçlar olduğunu belirten Erdoğdu, emisyon değeri yüksek fabrikalar, yeşil olmayan binalar ve fosil yakıt kullanımına getirelecek vergiler ile temiz enerjiye geçin teşvik edilebileceğini de belirtti.
“Temiz Enerjiye Geçiş için Sanayi Politikaları Oluşturulmalıdır” |
Erdoğdu sunumunun sonunda ise devlet tarafından verilecek teşviklerin seçici olması, teşvik sürelerinin belirli olması, üretimin giderek artan bir oranının ihracaa bağlanması ve üretimin sadece Türkiye pazarı değil tüm dünya pazarı için gerçekleştirilmesi gerektiğini de belirtti.
Temiz Enerji Oturumunun son konuşmacısı olan TWRE Başkan Yardımcısı Dilan Yıldız, “Erişilebilir ve Temiz Enerjiye Geçiş” başlıklı sunumunu gerçekleştirdi.
Sunumuna fosil yakıtlara olan bağımlılığın sadece ekonomiye yük getirmediğini aynı zamanda da atmosfere sera gazı salınımına da neden olduğunu belirterek başladı. Bu durumun da iklim değişikliğine sebep olduğunu vurgulayan Yıldız, yıllık sıcaklık artışının da 1,5 derece altında tutulması gerektiğini de belirtti.
Yıldız erişilebilir ve temiz enerjinin önemine vurgu yaparak, pandemi döneminde Türkiye’nin elektrik tüketiminin %24 artış gösterdiğine ve bunun da %21’lik kısmınında hanelere ait olduğunu belirtti.
Yıldız ayrıca enerji konusunda kalıcı çözümler bulunabilmesi için enerji problemlerin doğru tanımlanması, uygulanabilecek çözümlerin bulunması, eski ve mevcut en iyi teknolojiler arasında ayrım yapılması ve faydadan çok zarar veren eski teknolojilerin kullanılmaması gerektiğini vurguladı. Temiz enerjiyi açıklayan Yıldız, sera etkisini oluşturan gazların %60’nın enerji üretiminden kaynaklandığını da vurguladı.
Birleşmiş Milletlerin sürdürülebilir kalkınma için belirlediği 17 hedeften birisi olan Erişilebilir ve Temiz Enerji hedefini açıklayan Yıldız, bu hedefin maddeleri olan 2030 yılına kadar küresel olarak yenilenebilir enerji payının arttırılması, enerji verimliliğinde ilerleme ve erişilebilir enerji hizmetlerinin sağlanması konularına açıklık getirdi.
Dünyada sürdürülebilir enerji altyapısına yapılacak yatırımların 2030 yılına kadar yaklaşık 3 kat arttırılacağını belirten Yıldız, en büyük enerji açığına sahip bölgeler olan alt Sahra ve Güney Asya enerjiye erişim konusunda diğer ülkelerin desteğine ihtiyaçları olduğunun da altını çizdi.
Dilan Yıldız, Türkiye’nin güneş ışınım, güneşlenme sürelerini ve çatı potansiyelini verilerle açıklayarak, bu potansiyelin elektrik üretiminde kullanılması ile Türkiye’nin yıllık tüketimini karşılayacak düzeye gelebileceğini belirtti.
“Gelecek yeşil enerji, sürdürülebilirlik ve yenilenebilir enerjidir.” |