This project is funded by the European Union.
9 Şub 2022
“Enerji Verimliliği Oturumu” 16 Aralık tarihinde TWRE Üyesi ve ENVE Enerji Genel Müdür Yardımcısı Arzu Gürkan’ın “Enerji Verimliliği Yasal Mevzuat”, Aksu Kalite Sistem Danışmanlık Şirket Müdürü Oğuz Hakan Aksu’nun "ISO 50001 Enerji Yönetim Sistemi" ve ENSİA Genel Koordinatörü Bülent İllez’in “Kamuda Enerji Performans Sözleşmesi” başlıklı sunumları ile gerçekleştirilmiştir.
Enerji Verimliliği Yasal Mevzuat
Arzu Gürkan enerjinin verimli ve etkin kullanımının sürdürülebilir kalkınma için önemine vurgu yaparak, enerji yönetim standartlarının gerekliliğine dikkat çekti. Gürkan sunumuna sürdürülebilir kalkınma için önemli bir parametre olarak nitelendirdiği enerji verimliliği mevzuatı ile devam ederek, Türkiye’de enerji verimliliği mevzuatının güçlü bir altyapıya ulaşmasının 2007 yılında yürürlüğe giren 5627 sayılı Enerji Verimliliği Kanunu ile gerçekleştiğini belirtti.
Gürkan, 2007 yılındaki Enerji Verimliliği Kanunu sonrası en önemli yasal değişikliğin 2012 yılında yürürlüğe giren Enerji Verimliliği Strateji Belgesi olduğunu belirterek, bu belge ile birçok kurum ve kuruluşta konu ile ilgili belli bir bilgi birikimi oluştuğunu da belirtti. Daha sonra Gürkan 2018 yılında açıklanan Ulusal Enerji Verimliliği Eylem Planını altını çizerek, bu planın 2017 ve 2023 yılları arasını kapsadığını belirtti.
Gürkan, enerji verimliliği kanununun amacını, enerjinin etkin kullanılması, israfın önlenmesi, enerji faaliyetlerinin ekonomi üzerindeki yükünün hafifletilmesi ve çevrenin korunması için enerji kullanımında verimliliğin arttırılması olduğunu belirtti.
Kanunun kapsamından da bahseden Gürkan, enerjinin üretim, iletim, dağıtım ve tüketim aşamalarında, endüstriyel işletmelerde, binalarda, elektrik enerjisi üretim tesislerinde, iletim ve dağıtım şebekeleri ile ulaşımda enerji verimliliğinin arttırılması ve desteklenmesi olduğunu belirtti.
“Sürüdürlebilir kalkınma hedeflerinin gerçekleştirilebilmesi için 418 hafta kaldı.”
Enerji Verimliliği Strateji Belgesinin hedeflerine değinen Gürkan, bu belgenin hedefinin 2023 yılında Türkiye’nin GSYİH başına tüketilen enerji miktarının 2011 yılı değerine göre en az %20 azaltılması olduğunu belirtti.
Ulusal Enerji Verimliliği Eylem Planı’nın hedefini de açıklayan Gürkan, bu eylem planının 2023 yılına kadar, 2017 yılına göre birincil enerji tüketiminin %14 azaltılması, 23,9 milyon TEP enerji tasarrufu, 10,9 milyar $ yatırım, 8,4 milyar $ parasal tasarruf, 66,6 milyon ton CO2 eşdeğeri emisyon azaltımı ve 25.000 yeni istihdam olduğunu belirtti.
Kamu binalarının, ticari ve hizmet binalarının, endüstriyel işletmeler, Organize Sanayi Bölgeleri (OSB) ve elektrik üretim tesislerinin enerji verimliliği yükümlülüklerinin de altını çizen Gürkan, bu tesislerde enerji yöneticisi sertifikasına sahip kişilerin çalıştırılması gerektiğinin altını çizdi.
Gürkan sunumunu Yeşil Mutabakat, Enerji Etüdü ve enerji verimliliği teşviklerden de bahsederek sonlandırdı.
ISO 50001 Enerji Yönetim Sistemi
Oğuz Hakan Aksu, sunumuna ISO 50001 Enerji Yönetim Sistemi’ni tanımlayarak ve enerji verimliliği için önemine vurgu yaparak başladı.
ISO 50001’in tarihsel gelişiminden bahseden Aksu, 2007 yılında Birleşmiş Milletler Endüstriyel Gelişim Organizasyonu UNIDO’nun teşviki ile bu standardın oluşturulduğunu belirtti. 2011 yılında da standardın yayınlandığını belirten Aksu, 2018 yılında da son şeklini aldığını belirtti.
Aksu, ISO 50001 standardının temel amacının, enerji verimliliği, enerji kullanımı ve enerji tüketimi dahil, enerji performansının sürekli olarak iyileştirilmesi için kuruluşların gerekli olan sistemleri ve prosesleri oluşturabilmelerini sağlamak olduğunu belirtti.
ISO 50001 standardının faydalarına da vurgu yapan Aksu, standardın kurumların enerji performansının arttırılmasında, enerji maliyetlerinin azaltılması gibi çok sayıda faydası olduğunu da vurguladı. Aksu, ayrıca ISO 50001 Enerji Yönetim Standardının, kuruluşun içeriği, liderlik, planlama, destek, operasyon, performans değerlendirme ve gelişim gibi maddelerden oluştuğunu belirterek bu maddelerin içeriklerine de değindi.
“Maliyet, tasarruf ve çevre açısından ISO 50001 standardı önemlidir.” |
Standart maddeleri arasında liderliğe ayrı bir parantez açan Aksu, bu maddenin enerji politikalarının oluşturulması, bir enerji takımının belirlenmesi, enerji performans göstergelerinin belirlenmesi, hedeflere teşvik edilmesi ve çalışanlarının katılımı gibi hususlarda önemli olduğunu belirtti.
Planlama maddesine de açıklık getiren Aksu, bu madde ile enerjinin dokunduğu her yerdeki risklerin ve fırsatların belirlenmesine vurgu yaparak, risk ve fırsatların yönetiminin önemine değindi.
Enerji performans göstergelerinin altını çizen Aksu, enerji tüketim ve üretim gibi parametrelerin istatistiksel olarak belirlenmesinin önemli olduğunu belirtti. Bu durumun her sektöre ve her kuruma göre de değişiklik gösterebildiğini de belirtti.
Aksu uygunsuzluk ve düzeltici faaliyetlerin altını çizerek, yapılacak iyileştirmelerin önemine vurgu yaparak sunumunu sonlandırdı.
Kamuda Enerji Performans Sözleşmesi
Bülent İllez, sunumuna Enerji performans sözleşmesinin ne olduğunu açıklayarak başladı. Öncelikle enerji verimliliği danışmanlık firmaları (EVD) ve enerji hizmet şirketlerin (ESCO) farkına değinen İllez, EVD’lerde etüt ve proje geliştirme olduğunu ama uygulama, finansman ve risk yönetimi olmadığını çünkü onların bir yerin enerji performans sözleşmesi yapamadıklarını ama ESCO’ların da tüm sorumluluğu alarak bunu gerçekleştirebildiğini vurguladı.
Enerji performans sürecinden bahseden İllez, bu sürecin ön etüt, niyet mektubu, yatırım odaklı etüt, tasarım & projelendirme, sözleşme, proje yönetimi & uygulama, ölçme & doğrulama aşamalarından oluştuğunu belirtti.
Kamuda Enerji Performans Sözleşmeleri Mevzuatı’na da değinen İllez, özel sektörde kullanılmakta olan EPS (ESCO) yönteminin kamuda da kullanılabilmesi için 5627 sayılı Enerji Verimliliği Kanunu’na 21 Mart 2018 tarihinde eklenen bir madde düzenleme getirildiğini belirtti.
Kamu tarafındaki kişilerin konuyla ilgili olarak iyi eğitimli olması ve kamudaki bilgilerin erişilebilir olması gerektiğini vurgulayan İllez, ESCO olarak kamu tarafında bir işlem yapılması gerekiyorsa tüm işletmenin sorumluluğunun da alınması gerektiğinin de altını çizdi.
“Paris Anlaşması hedeflerinin tutturulmasında enerji verimliliği ile emisyon azaltımı kilit rol oynuyor.” |
Enerji Kimlik Belgesi’nden de bahseden İllez, 2007 yılında çıkan kanun ile 10 yıl içerisinde mevcut binaların bu belgeyi alması ön görüldüğünü fakat, 2017 yılına gelindiğinde de bunun gerçekleşmediğini vurguladı. Buradan da İllez, enerji verimliliği ile ilgili çıkan standartların ve kanunların uygulanmasında ve denetlenmesinde ciddi aksaklıklar olduğunu belirtti.
Enerji verimliliğinin iklim değişikliği ile mücadeledeki önemine de vurgu yapan İllez, Paris Anlaşması hedeflerinin tutturulmasında enerji verimliliği ile emisyon azaltımının gerekliliğini belirtti. İllez sunumunu Kamuda Enerji Performans Sözleşmesi’nin sağladığı tasarrufa vurgu yaparak YEKDEM gibi önemli bir fırsat olduğunun altını çizerek noktaladı.